Hakk'ı İstersen Yürü İnsan'a Bak

BEKAYI MÜLKÜNDEN EYLEDİM TEŞRİF

 

BEKAYI MÜLKÜNDEN EYLEDİM TEŞRİF

(Aşık Mustafa Efendi)

 

Bekayı Mülkünden eyledim teşrif

Bu darı fenaya imtihan için

Gece ve gündüz muradım budur kim

Cemali Pakini anlamak için

 

Varlık aleminden,bu geçici yokluk alemine imtihan için geldik.Her zaman da imtihan olunmaktayız.Şimdi burada bu soru çıkıyor.

Hak Teala Hazretleri bizim he halimizi bilmez miydi,bizi imtihan ediyor? Çünkü Kur'anı Kerimde Estaizübillah: (Ve esirru kavleküm evicheru bih innehu alimun bi zatissudur) Sadalallahülazim. "Siz sözünüzü gizleseniz veya açıklamış olsanız,Allahu Teala içinizden geçenleri bilir." Şu halde imtihana ne gerek kalır." Yunus dahi bir sözünde diyor ki:

 

Terazi kurdun beni tartmaya

Kastettin beni od'a atmaya

Mizan ana yakışır bakkal ola

Veya kuyumcu attar ola

Sen habirsin bilirsin halimi

Ne gerek kim tartarsın amalimi

 

Bu itibarla, Hak Teala Hazretlerinin bizleri imtihan etmesine lüzum yoktur. Ancak, insanlar kendilerini olgun zannederler.Halbuki olgunluk,bir imtihan neticesinde anlaşılmış olur.Aynı zamanda bu imtihan celali tecellisi ile olacaktır.Kişi buna sabır gösterirse,yani bu celali tecellisinin de ondan olduğunu bilirse,olgunluk ancak o zaman peyda olur.

Yunus'un dediği gibi:

 

Kahrında hoş,lütfunda hoş

 

Ancak,böyle düşünenler imtihanı kazanmış olurlar.İşte,bu geçici alemde her zaman bu imtihanlarla karşı karşıyayız.Aşıkın, "Bu darı fenaya imtihan için geldik" dediği budur.

 

Gece ve gündüz muradım budur kim

Cemali pakini anlamak için

 

Ayeti kerime'de "Ben cinleri ve insanları ancak bana ibadet etsinler ve tevhid edip bilsinler için halkettim" buyrulmaktadır.

 

Muradım Mürşidi Kamile varmakta

Kendi bildiklerim terkeylemekte

Soru hesabını bunda vermekte

Ahirette suale durmamak için

 

Peygamber Efebdimiz hadisi şeriflerinde buyuruyorlar: "Hsap günü gelmezden önce hesabınızı verin." Hesap günü gelmeden önce hesap nasıl verilir? Hakiki bir mürşidi kamili bulmak ve onun huzurunda tüm bildiklerimizi unutmakla ve ondan öğreneceği ilimle mümkün olacaktır.Çünkü,soru kimlere sorulacak? Bilenlere sorulacak.Bize ilim Hakk'ın olduğu bildirildiğinde,biz bilimsiz kalırız.İşte onun için bu sorulara cevap, "bilmem" olacaktır.

 

Mürşidi kamile varıp kul olan

Kendi kendisini arayıp bulan

Aşkın ateşine yanıp kül olan

Cehennem narına yanmamak için

 

Bu beyitlerde söylendiği üzere hakiki bir mürşide kul olan,kendisini arayıp bulacaktır ve o mürşidi kamilden aldığı aşk ile,kendi benliklerini yakacaktır.Varlığından bir eser kalmayınca,cehennem o kimsenin yakacak bir şeyini bulamayacaktır.Bu gibi kişileri Hak Teala Hazretleri Kur'anı Kerim'inde müjdeliyor: Estaizübillah: (Ela inne evliya Allahi la havfun aleyhim velahüm yahzenun) İşte bu sırra mazhar olmuş insanlara,Allah, "dostlarım" diyor. "Bunlar için korku yoktur,onlar mahsun dahi olmazlar."

 

Ger ölümden korkar isen alemde

Mürşide bende ol çıkma izinden

Mutu kable ente mutu sırrını

Anlamaktan murat ölmemek için

 

Herkesin korktuğu bir ölüm vardır.Her kim bu ölümden korkuyor ise,mürşide bende olup,sımsıkı bağlanması ve onun izinden çıkmaması gerekir.Mürşide bağlanma nedir? Verdiği emirleri harfiyyen kabul edip yapmaktır.Çünkü,mürşidin emirleri Hakk'ın emirlerinden başka bir şey değildir.Mürşidin emirlerini yapan Hakk'ın emirlerini yapmış olur.Tam aksine,emrine riayet etmeyen Hakk'ın emirlerini yapmamış olur.Ölmezden evvel ölmenin sırrı ölmemektir.Zaten Muhiddini Arabi Hazretleri buyuruyorlar ki: "Mevcut,madum olmaz,madum dahi mevcut olmaz." Yani var yok olmaz,yok dahi var olmaz.İşte bağlandığımız mürşid,bizim yokluğumuzu bize bildirip,bizi Allah'ın varlığıyla var etti mi,artık böyle bir varlığa yokluk denmez.

 

Şükriyayım haberini vermekte

Hak ile birlikte kaim olmakta

Hak'kın cemalini bunda görmekte

Anda mahcup mahzun olmamak için

 

Aşık Mustafa kendi mahlas'ını Şükriya koymuş.İlahisinde diyor ki; Bu haberi size duyuruyorum.Hak ile birlikte olduğunuzu bilin.Çünkü kul bir mazhardır.Onun mazharında var olan O'dur.Bu itibarla,kul her zaman onunladır.Hakk'ın cemalini burada gören kimseler,ahirette mahcup ve mahzun olmazlar.Ayeti kerime ile sabittir. "Allah'ın dostlarına korku ve hüzün yoktur." Allah bu tayfalardan bizi ayırmasın (AMİN)